27 Ocak 2022

The French Dispatch


Yönetmen: Wes Anderson
Oyuncular: Bill Murray, Timothée Chalamet, Tilda Swinton, 
Owen Wilson, Adrien Brody, Frances McDormand, Willem Dafoe, 
Edward Norton, Saoirse Ronan
Süre: 118 dakika 
Yapım Tarihi: 10 Ekim 2021
Ülke: ABD
IMBD: 7.3/10 
Benim Puanım: 8/10


    Nereden baksanız iki yıldır bu filmi bekliyordum. Ha çıktı ha çıkacak deyip covid bahane edilip erteleniyordu. Gün geçtikçe seyircinin ilgisini kaybediyordu. Tam umutlar bitmeye yakınken film beyaz perdede yerini aldı. Filmin duyurusunu ilk gördüğümde "Oyuncu kadrosuna bak be!" demiştim kendi kendime. Sonrasında filmin detaylarını incelediğimde birbirinden farklı çekim tekniklerini gördüm. Çekim teknikleri oyuncular kadar ilgimi çekmişti. Bu çekim tekniklerini tek filmde başarılı bir şekilde uygulayabileceklerine dair şüphelerim elbette mevcuttu ama yine hoşuma gitmişti işte film güzel olacaktı ve bunu hiçbir şey gölgeleyemeyecekti. Filmin gecikmesi biraz gölgelemiş olabilirdi ama yine de film güzel olacaktı.

       Eleştirmenler açısından söylenenlere göre film, Akademi Ödülleri'nde aday olma hakkını kaybetmişti. Bu yorumları gördükçe keyfim de kaçmıştı adeta ve filmi takip etmeyi bırakmıştım dolayısıyla filmin piyasaya çıktığını da fark edememiştim. Aralık ayında filmi sinemada izleme şansım oldu. Biraz geç oldu izlemem ama güç olmadı.
        

    Film bence çok başarılı bir film idi. Kurgusu, senaryosu ve dahiyane teknikleri ile benim için izlenebilir bir film yapmışlardı. Filmi izlerken bile yüzümden tebessüm eksik olmadı. Bu anları çok seviyorum işte. Bir filmi beklersin beklersin ve ortaya Matrix 4 gibi bir film çıkacağını kurgularsın kafanda. Ama bu film hiç de öyle olmadı. Çok başarılı idi. Senaryosundaki incelik, sıcaklık ile oyuncuların ve kamera arkası ekibin başarısı filmi mükemmel hale getirmiş. Matrix 4 kadar bir pazar payı oluşturmadıkları için filmden çoğu insanın haberi olmadı. Üzülüyor muyum tabii ki hayır, çünkü bu tip sanatsal yapıdaki filmlerin reklama çok da ihtiyaçları yoktur, film kendisini gösterir kalitesi ile. Kalitesini maskelemek için sığınacağı dağlar yoktur böyle filmlerin. Lezzetsiz yapılan yiyeceği bol baharatla maskelemeye çalışmaktan farksız bir şey çünkü.

    Wes Anderson bu filmde de tarzından uzaklaşmamış. Renklerin gücü ile yoluna devam edip her bir noktadan izleyiciyi etkilemeye çalışmış. Artık Wes Anderson'ı da kaliteli yönetmenler kategorisine koyabilirim. Kendisi şu an Tim Burton ile yan yana durmakta benim sıralamama göre. Bu güzel filmi bize sundukları için yapımcıları tebrik ediyorum.

İzlemenizi şiddetle tavsiye eder, iyi günler dilerim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İnsanın Elinden Kayan Yaşamı

      Selamlar değerli okurlar. Buralara uğramayalı yaklaşık bir yıl oldu. Keyifle yazdığım blogum, iş hayatıma yoğunlaşmamla birlikte diğer...